Mor ve Ötesi, Tepedeki Çimenlik ve bir ihtimalin ölümü üzerine. 💜 Bayram -> Rastafari. 👑 Oku: "Sinek Isırıklarının Müellifi - Barış Bıçakçı" 📚 İzle: "Prens - Altınok & Özdoğan"🎬
Geleceğe Dönüş filminin serisini severek izlemiş liseli genç bir kız olduğum zamanlar ve Michael C.Fox hayranlığımı hatırlayıp gülümsedim yazınız sayesinde.
.....
Zeytindağı kitabında geçen Medine hatırasını okumuştum. Duygudan yoksun bir anlatım olduğunu düşünmüştüm. Okurken bizim orada ne işimiz var diyor insan. ( Bazen F.Rıfkı Atay' ın kendinden başkasını beğenmediğini düşürüm☺️)Oysa Ali Fuad Erden Paşa anılarında Medine den nasıl çıkıldığı, Kumandan Fahreddin Paşa' nın ve askerlerimizin açlıkla mücadele ederken çekirge yiyerek Medine' yi son ana kadar nasıl savunduğunu anlatır. Bazı Avrupalı yazarların da bizi yani Osmanlı ziyaretlerinde yaptıkları betimlemelere benziyor F. Rıfkı Atay' ın betimlemeleri de. Mesela Rumen yazar Panait İstrati nin Akdeniz isimli romanında geçer o küçümser bakış. Oysa Pierre Loti ne güzel ve hakikatli anlatır İstanbul' u Bursa'yı.
Detaylı yorumunuz, bilgilendirici katkılarınız için çok teşekkürler 🙏 Geleceğe Dönüş zihnimizin nadide bir köşesini besliyor her zaman, akı kapasitörü gibi harika buluşlarıyla ☺️
Zeytindağı için kitap şu an yazarken elimin altında yok ama Falih Rıfkı’nın imparatorluğun gerileme döneminin sonunda özellikle bürokrasiyi eleştirdiğini hatırlıyorum. Cemal Paşa’nın yaveri olduğu için ofisin yanıbaşından, çok içeriden bir anlatımı var, o bakımdan belge niteliğinde beğenirim kitabı, Lewis tarzı bir oryantalizm sezmemiştim ancak duygusuna tekrar bakmak lazım. Neticede Falih Rıfkı yaverlik yaparken 20’li yaşlarında bir genç ve gözlemleri her genç gibi katı ve eleştirel. 15 sene sonra kitabı yazdığında muhtemelen o dönemki notlarından faydalandı. Ali Fuad Erden Paşa kurmay başkanı olarak tabii ki işin operasyon tarafında mücadelesini yapan kahraman bir asker, keza Fahreddin Paşa da Medine’yi ancak saraydan rica ile bırakıyor. Çok güzel bir pencere açtınız, teşekkürler tekrar 👍🏻
Rica ederim. Haklısınız, aslında anıdan ziyade belge niteliği ağır basıyor sanki. Böyle bakınca çok makul görünüyor. Hiç bu açıdan bakmamıştım. Ben de size teşekkür ederim ☺️ Hatta sanırım bu karmaşa yüzünden sürekli sürgün yemiş bir yazar Falih Rıfkı Atay. Hepsi, her biri çok kıymetliler bu arada. Birlikte anmış olduk. Tekrar teşekkürler 🙏🏻
Geleceğe Dönüş filminin serisini severek izlemiş liseli genç bir kız olduğum zamanlar ve Michael C.Fox hayranlığımı hatırlayıp gülümsedim yazınız sayesinde.
.....
Zeytindağı kitabında geçen Medine hatırasını okumuştum. Duygudan yoksun bir anlatım olduğunu düşünmüştüm. Okurken bizim orada ne işimiz var diyor insan. ( Bazen F.Rıfkı Atay' ın kendinden başkasını beğenmediğini düşürüm☺️)Oysa Ali Fuad Erden Paşa anılarında Medine den nasıl çıkıldığı, Kumandan Fahreddin Paşa' nın ve askerlerimizin açlıkla mücadele ederken çekirge yiyerek Medine' yi son ana kadar nasıl savunduğunu anlatır. Bazı Avrupalı yazarların da bizi yani Osmanlı ziyaretlerinde yaptıkları betimlemelere benziyor F. Rıfkı Atay' ın betimlemeleri de. Mesela Rumen yazar Panait İstrati nin Akdeniz isimli romanında geçer o küçümser bakış. Oysa Pierre Loti ne güzel ve hakikatli anlatır İstanbul' u Bursa'yı.
Detaylı yorumunuz, bilgilendirici katkılarınız için çok teşekkürler 🙏 Geleceğe Dönüş zihnimizin nadide bir köşesini besliyor her zaman, akı kapasitörü gibi harika buluşlarıyla ☺️
Zeytindağı için kitap şu an yazarken elimin altında yok ama Falih Rıfkı’nın imparatorluğun gerileme döneminin sonunda özellikle bürokrasiyi eleştirdiğini hatırlıyorum. Cemal Paşa’nın yaveri olduğu için ofisin yanıbaşından, çok içeriden bir anlatımı var, o bakımdan belge niteliğinde beğenirim kitabı, Lewis tarzı bir oryantalizm sezmemiştim ancak duygusuna tekrar bakmak lazım. Neticede Falih Rıfkı yaverlik yaparken 20’li yaşlarında bir genç ve gözlemleri her genç gibi katı ve eleştirel. 15 sene sonra kitabı yazdığında muhtemelen o dönemki notlarından faydalandı. Ali Fuad Erden Paşa kurmay başkanı olarak tabii ki işin operasyon tarafında mücadelesini yapan kahraman bir asker, keza Fahreddin Paşa da Medine’yi ancak saraydan rica ile bırakıyor. Çok güzel bir pencere açtınız, teşekkürler tekrar 👍🏻
Rica ederim. Haklısınız, aslında anıdan ziyade belge niteliği ağır basıyor sanki. Böyle bakınca çok makul görünüyor. Hiç bu açıdan bakmamıştım. Ben de size teşekkür ederim ☺️ Hatta sanırım bu karmaşa yüzünden sürekli sürgün yemiş bir yazar Falih Rıfkı Atay. Hepsi, her biri çok kıymetliler bu arada. Birlikte anmış olduk. Tekrar teşekkürler 🙏🏻